Avrupa Merkez Bankası (AMB) Yönetim Konseyi üyesi Olli Rehn, Fed’in bağımsızlığının onlarca yıl sonra ilk kez sorgulandığını belirterek bunun piyasalara ve ekonomiye yönelik ciddi riskler barındırdığını söyledi.
Rehn, 1980’lerde çift haneli enflasyonun kontrol altına alınmasından bu yana Fed’in bağımsızlığının dokunulmaz bir ilke olarak görüldüğünü hatırlattı. “Merkez bankasına güvenildiğinde toplum, şirketler ve piyasalar fiyat istikrarına bağlı kalınacağına inanır. Bu güven, enflasyon beklentilerini sağlamlaştırır” ifadelerini kullandı.
Yetkili, bağımsızlığın para politikasının etkinliğini artırdığını ve bu sayede merkez bankalarının geçici ekonomik dalgalanmalara sert müdahaleler yapmak zorunda kalmadığını vurguladı.
Son dönemde Fed Başkanı Jerome Powell ve kurumun bağımsızlığı, faiz indirimleri talepleri nedeniyle artan siyasi baskılarla gündeme geliyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın, Fed Guvernörü Lisa Cook’u görevden alma girişimi ise tartışmaları daha da alevlendirdi.
Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) Genel Müdürü Pablo Hernandez de Cos da, merkez bankası bağımsızlığının enflasyonu kontrol etmek ve toplumsal refahı sağlamak açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtti.
Euro Bölgesi enflasyonuna ilişkin görünümü “belirsiz” olarak nitelendiren Rehn, AMB’nin gelişmeleri yakından izlediğini ve gerekirse harekete geçmeye hazır olduklarını söyledi. Bankanın, Avrupa ile ABD arasındaki son gümrük vergisi anlaşmasının etkilerini dikkate alarak Eylül ayında mevduat faizini sabit tutması bekleniyor.
Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.
