Deutsche Bank: 2028–29 vadeli tahviller en iyi risk-getiri profiline sahip

blog

Deutsche Bank analistleri, Türk tahvillerine ilişkin yayımladıkları 8 Eylül tarihli raporda, son makroekonomik veriler ve siyasi gelişmelerin yatırımcı algısında yeni riskler yarattığına dikkat çekti.

 

Raporda, Mart ayında yaşanan şokların ardından Türkiye piyasalarının yaz aylarında sakin geçtiği, düşen enflasyon, yabancı girişleri ve cazip reel faizlerle Türkiye varlıklarının gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha güçlü performans gösterdiği ifade edildi. Ancak güçlü GSYH verisi, enflasyonda yukarı yönlü eğilimler ve siyasi gelişmelerin piyasaları olumsuz etkilediği belirtildi. Bu çerçevede, TCMB’nin 11 Eylül’deki toplantısında faiz indirimi beklentisi 250 baz puandan 200 baz puana indirildi.

Raporda ayrıca, TCMB rezervlerinin Ağustos sonunda 178,5 milyar dolara çıktığı, net döviz pozisyonunun ise 46,8 milyar dolara yükseldiği bilgisi paylaşıldı. Yabancı portföy girişlerinin güçlendiği, sadece Ağustos’un son iki haftasında tahvillere 0,9 milyar dolar ve carry trade işlemlerine 2,7 milyar dolar giriş olduğu kaydedildi. Ancak banka, bu seviyelerin piyasayı kalabalık hale getirdiğini ve siyasi belirsizliklerin pozisyon çözülmelerine yol açabileceğini vurguladı.

Enflasyon beklentilerinde düşüşün sürdüğünü belirten Deutsche Bank, iki yıllık beklentinin yüzde 17’nin altına gerileyerek 2022’den bu yana en düşük seviyeye indiğini açıkladı. Banka, 2025 yıl sonu için iki yıllık tahvil faizini yüzde 34, beş yıllığı yüzde 29,5 ve on yıllığı yüzde 27 olarak öngördü.

Raporda, özellikle 2028–2029 vadeli tahvillerin en iyi risk-getiri profiline sahip olduğu ifade edilirken, kısa vadede Temmuz 2027, uzun vadede ise 2033 vadeli tahvillerin öne çıktığı kaydedildi.

 

09.09.2025

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.

Bu web sitesinde yer alan bilgi, fikir ve yorumlar yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Detaylı bilgi için, sorumluluk reddi beyanı hakkında açıklama metnini inceleyebilirsiniz. KABUL EDİYORUM