Analistler genel olarak hisse senedi piyasaları için 2026’nın olumlu geçmesini beklerken, Morgan Stanley stratejistleri görünümü bozabilecek üç önemli sürpriz ihtimaline dikkat çekti.
Bankaya göre ilk risk, ABD ekonomisinde “istihdamsız verimlilik artışı” yaşanması. Bu senaryoda zayıflayan iş gücü piyasası ücret ve enflasyonu baskılarken, hızlanan verimlilik büyümeyi dengede tutabilir. Böyle bir ortamda çekirdek enflasyonun yüzde 2’nin altına gerilemesi ve Fed’in daha fazla faiz indirimi için alan bulması mümkün görülüyor.
İkinci sürpriz ihtimali, hisse senedi ve tahvil piyasaları arasındaki ilişkinin yeniden değişmesi. 2025’te her iki varlık sınıfı birlikte yükselirken, Morgan Stanley enflasyonun Fed hedeflerine dönmesi halinde “kötü haber kötüdür” dönemine geçilebileceğini belirtiyor. Bu durumda tahvillerin, portföylerde yeniden dengeleyici ve koruyucu bir rol üstlenmesi bekleniyor.
Üçüncü risk unsuru ise emtia ve özellikle enerji fiyatlarında sert yükseliş olasılığı. Bankaya göre zayıflayan dolar, küresel teşvikler ve Çin’de toparlanan talep, enerji ve emtia fiyatlarını yeni zirvelere taşıyabilir. Sıkı arz koşulları ve artan talep beklentileri, 2026’da emtia piyasalarının yatırımcılar açısından öne çıkabileceğine işaret ediyor.
Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.
