Küresel piyasalarda yatırımcılar, hızla artan bütçe açıklarının para birimlerinde değer kaybına yol açacağı endişesiyle yeni bir stratejiye yöneldi.
‘Debasement trade’ olarak adlandırılan bu eğilim, yatırımcıların devlet tahvillerinden ve para birimlerinden uzaklaşıp değerli metallere ve alternatif varlıklara yönelmesine neden oluyor. Özellikle ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimlerinin yeniden tırmanması bu hareketi daha da hızlandırdı.
Uzmanlar, merkez bankalarının hükümet borçlarını finanse etmek için faizleri düşük tutmak zorunda kalacağı ve bu durumun enflasyonu artıracağı görüşünde birleşiyor. Japonya’da Sanae Takaichi’nin başbakanlık yolunda ilerlemesi, Fransa’da maliye politikalarına dair belirsizlikler ve İngiltere’de yaklaşan bütçe tartışmaları, küresel tahvil piyasalarında dalgalanmaları artırdı. ABD’de ise doların son haftalardaki güçlenmesine rağmen, Donald Trump’ın politikaları güvenli liman algısını zayıflattı.
Değerli metaller ve kripto para birimleri bu ortamda öne çıktı. Altın bu yıl yüzde 50’den fazla değer kazanarak ons başına 4.000 doları aşarken, gümüş de tarihi zirvesine ulaştı. Finans dünyasının önemli isimlerinden Ray Dalio, Ken Griffin ve Nassim Taleb, doların güvenli liman statüsünü yitirmeye başladığını savunurken, Stephen Miller ise tahvil ve para birimlerinden alternatif yatırım araçlarına geçişin daha yeni başladığını belirtti.
Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.
